30 yeni mesajınız var: “İyi bayramlar”

Nerde o eski bayramlaaar…
Diyerek hayıflanarak başlamayacağım yazıma. Geçenlerde bir yazı okudum, günlük hayatın, yaşantının, değerlerin değişmesi, teknolojinin hayatımızın tam ortasında kocaman bir yer kaplamasının da etkisiyle eski bayramlara özlem ifade eden, bayram sevincinin, coşkusunun, bayramlık heyecanının küçük yerlere, köylere sıkışıp kaldığını anlatan, kimi yerde katıldığım bazı noktalarda aynı fikirde olmadığım bir yazıydı. Evet, bayramlar eskisi gibi değil artık, hiçbir şeyin aynı kalmadığı gibi o da değişti. Başımızı kaldırıp baktığımızda bize hep aynıymış gibi görünen ama aslında hiç bir defasında bir öncekinin aynı olmayan bir gökyüzüne bakan bizler, bu değişime uyum sağlayacağız. Bir şeylerin “kötü” tarafını görüp eleştirip hayıflanmak kolay bence. Zaten hep yaptığımız şey 😦 Değişimin iyi taraflarını alıp iyi niyetlerle kullanacağız. Belki artık bir hafta öncesinden hazırlık yapıp postaya verdiğimiz kartpostallar atmıyoruz ama her an elimizin altında olan akıllı telefonlarımızla sevdiklerimize anında ulaşan mesajlar atıyoruz, fotoğraflarımızı birbirimize anında ulaştırıyoruz hatta görüntülü görüşme yaparak uzaklardaki yakınlarımızın yanında buluveriyoruz kendimizi. Bir çoğumuzun zaten fazla fazla kıyafeti olduğundan senede 2 defa bayramlık sevinci yaşamıyoruz belki ama yine de bayramlarda fazladan özen gösterip tertemiz, en yeni kıyafetlerimizi giyiyoruz. Aileler bir arada olmadığından, belki yüz yüze bayramlaştığımız insanların sayısı azaldı ama az önce de söylediğim gibi bir zamanlar hayal olan şimdi ise anneannelerin bile kullandığı 🙂 görüntülü görüşme diye bir olanağımız var artık.
Bayramlar tatil olarak görülmeye başlandı artık.
Diye eleştiriler de duyuyoruz, yapıyoruz bir süredir. İlk başta “Evet yaa ne kadar ayıp, insan bayramda büyüklerinin yanına gitmeli. Tatil de neymiş?” şeklinde otomatik bir tepki veriyor insan. Ama şehir yaşantısı, iş hayatının zorunluluklarını düşününce fikrim değişmeye başladı. Ben öğretmenim, hani herkesin diline pelesenk olmuş 2 ay yazın 15 gün de kışın tatilimiz var. Bütün bir yıl boyunca, medeniyet denen tek dişi kalmış canavarın ağzının içerisinde, tam mesai (Cumartesi dahil) çalışıp, rica minnet senede 10-15 gün izin yapan insanları düşünüyorum da… Aslında bu durumu oluşturan asıl sebep ülkemizdeki yaşam koşulları sanki. Bu yaşam koşulları ve aileler arasına giren mesafeler bayram sevincinin bitmesine değil de değişmesine neden oldu bence.
Elbette ailelerin bir arada bayram yapmaları en güzeli; çocuklarımıza aktaracağımız güzel duygular, sevgi, saygı, birlik bilinciyle dolu yaşantılar… Bununla beraber insanları, teknolojiyi, değişimi acımasızca yargılamadan önce etraflıca düşünmek en doğrusu.
Herkesin her ne arıyorsa onu bulacağı, bol nefesli, şekerli, tatlılı, musmutlu bir bayram dilerim.